L. Troçki

 

Katalan Milliyetçiliğinin İlerici Karakteri

 


Tarih: 17 Mayıs 1931.
Çeviri Tarihi: Marksist Tutum.
MIA'dan Çeviri: 2004.



Katalan Federasyonu’nun sözde milliyetçiliğine gelince, bu çok önemli ve ciddi bir sorundur. Bu konudaki hataların ölümcül sonuçları olabilir.

İspanya’da devrim, ulusal sorun da dahil tüm sorunları yeni bir güçle ortaya çıkardı. Ulusal eğilimlerin ve hayallerin baş taşıyıcısı, büyük sermayenin ve devlet bürokrasisinin merkezileştirici rolüne karşı köylülük arasında destek bulmaya uğraşan küçük-burjuva aydınlardır. Bugünkü aşamada, ulusal kurtuluş hareketi içindeki küçük-burjuvazinin önder rolü, genelde her devrimci demokratik harekette olduğu gibi, harekete kaçınılmaz olarak değişik türden sayısız önyargı getirir. Bu kaynaktan çıkan ulusal hayaller, işçiler arasına da sızar. Katalonya’da ve Katalan Federasyonu’nda şu anda yaşanan durum muhtemelen budur. Ama bütün bu söylenenler, Katalan ulusal mücadelesinin büyük İspanyol şovenizmi, burjuva emperyalizmi ve bürokratik merkeziyetçiliğe karşı ilerici, devrimci demokratik karakterini hiç bir şekilde azaltmaz.

Bir dakika bile unutulmamalıdır ki, bir bütün olarak İspanya ve özellikle Katalonya, şu anda Katalan milliyetçi demokratlar tarafından değil, toprak sahipleriyle ittifak içindeki İspanyol burjuva emperyalistleri, eski bürokratlar, generaller tarafından ve İspanyol milliyetçi sosyalistlerinin desteğiyle yönetilmektedir. Tüm bu kardeşlik, bir taraftan İspanyol sömürgelerine ısrarla boyun eğdirme, diğer taraftan bizzat İspanya’nın bürokratik merkezileşmesi, yani Katalanların, Baskların ve diğer ulusların İspanyol burjuvazisi tarafından baskı altında tutulması anlamına gelir. Gelişmelerin bugünkü aşamasında, sınıfsal güçlerin mevcut bileşimiyle, Katalan milliyetçiliği ilerici devrimci bir etkendir; İspanyol milliyetçiliği ise gerici emperyalist bir etken. Bu ayrımı anlamayan İspanyol komünisti, bunu görmezlikten geliyor, ön sıraya çıkarmıyor, tam aksine bunun önemini örtbas ediyor, İspanyol burjuvazisinin bilinçsiz bir ajanı olmayı ve proleter devrim davasına duyarsız kalmayı göze alıyor .

Küçük-burjuva milliyetçi hayallerin tehlikesi nerededir? Bu hayaller, İspanya proletaryasını ulusal sınırlarla bölme potansiyeline sahiptir ve bu da çok ciddi bir tehlikedir. Ancak İspanyol komünistleri bu tehlikeye karşı yalnızca bir tek şekilde başarıyla savaşabilirler: Egemen ulus burjuvazisinin zorbalığını acımasızca teşhir ederek ve bu şekilde ezilen ulus proletaryasının güvenini kazanarak. Diğer politikalar, ezilen bir ulusun küçük-burjuvazisinin devrimci demokratik milliyetçiliğine karşı ezen ulusun emperyalist burjuvazisinin karşı-devrimci milliyetçiliğini desteklemek anlamına gelecektir.

17 Mayıs 1931